Flyer

Journal of FisheriesSciences.com

  • Journal h-index: 32
  • Journal CiteScore: 28.03
  • Journal Impact Factor: 24.27
  • Average acceptance to publication time (5-7 days)
  • Average article processing time (30-45 days) Less than 5 volumes 30 days
    8 - 9 volumes 40 days
    10 and more volumes 45 days
Awards Nomination 20+ Million Readerbase
Indexed In
  • Academic Journals Database
  • Genamics JournalSeek
  • The Global Impact Factor (GIF)
  • China National Knowledge Infrastructure (CNKI)
  • CiteFactor
  • Electronic Journals Library
  • Centre for Agriculture and Biosciences International (CABI)
  • Directory of Research Journal Indexing (DRJI)
  • OCLC- WorldCat
  • Proquest Summons
  • Publons
  • MIAR
  • Advanced Science Index
  • International committee of medical journals editors (ICMJE)
  • Euro Pub
  • Google Scholar
  • J-Gate
  • Chemical Abstract
  • SHERPA ROMEO
  • Secret Search Engine Labs
  • ResearchGate
  • University of Barcelona
Share This Page

- (2009) Volume 3, Issue 1

Morphometric and allometric growth of cultured common dentex (Dentex dentex)

Deniz Çoban*, Cüneyt Suzer, H. Okan Kamacı, Şahin Saka, Kürşat Fırat

Ege Üniversitesi, Su Ürünleri Fakültesi, Yetiştiricilik Bölümü, Bornova, İzmir

*Corresponding Author:
Dr. Deniz ÇOBAN
Ege Üniversitesi, Su Ürünleri Fakültesi, Yetiştiricilik Bölümü
35100 Bornova, İzmir-TÜRKİYE
Tel: (+90 232) 343 40 00-5214
Faks: (+90 232) 388 36 85
E-mail:
deniz.coban@ege.edu.tr
Visit for more related articles at Journal of FisheriesSciences.com

Abstract

In this study, morphometric and allometric growth of common dentex (Dentex dentex) was studied under intensive rearing conditions. Larval development, growth and morphological changes were described from 1 to 46 days after hatching (DAH). After hatching, larvae were collected in three days interval until weaning. Larvae were reared intensively in 15 m3 tank under a alter photoperiod and fed initially on rotifers, followed by Artemia nauplii and Artemia metanauplii. Photoperiod was set on a 24 h light cycle daily until end of algal addition and then 16-h light and 8-h dark until end of the experiment. A green water technique was applied using Nannochloropsis sp. and Isochrysis sp. at a density of 30-40.104 cell.ml-1. Newly hatched larvae were 2.75 ±0.24 mm total length (TL). Larvae completed yolk sac absorption on 4 DAH at 3.30 ±0.28 mm TL. Initial swimbladder inflation occurred on 9 DAH at 3.94 ±0.11 TL. Notochord flexion started on 18 DAH at 6.27 ±0.47 mm TL. At the end of experiment, D. dentex larvae were 23.58 ±1.26 mm TL. The majority of all allometric changes were observed during 3.76-10.01 mm TL.

Özet

Bu çalışmada yoğun kültür koşulları altında yetiştirilen sinarit (Dentex dentex) larvalarının morfometrik ve allometrik gelişimleri incelenmiştir. Larval gelişim, büyüme ve morfolojik değişimler yumurtadan çıkıştan itibaren 46. güne kadar tanımlanmıştır. Larvalar yumurtadan çıktıkları andan itibaren canlı yemin tamamen kesildiği zamana kadar üç günde bir örneklenmiştir. Sinarit larvaları 15 m3 tanklarda, değişken fotoperiyot rejimi altında tutulmuş ve ağız açılımıyla birlikte rotifer, Artemia nauplii ve Artemia metanauplii ile beslenmiştir. Fotoperiyot uygulaması alg girişi olan günlerde 24 saat, alg girişinin bitmesiyle birlikte 18 saat aydınlık, 6 saat karanlık olarak uygulanmıştır. Yeşil su tekniği 30-40.104 hücre.ml-1 olacak şekilde Nannochloropsis sp. and Isochrysis sp. türleri verilmiştir. Yumurtadan çıkan larvanın total boyu (TB) 2.75 ±0.24 mm olmuştur. Ağız ve anüsün açıldığı 4. günde 3.30 ±0.28 mm TB olarak tespit edilmiştir. İlk hava kesesi şişmesinin gözlendiği 9. günde 3.94 ±0.11 TB, notokordanın kaudal bölgesinin küçük bir açıyla bükülmesi 18. günde 6.27 ±0.47 mm TB olarak tespit edilmiştir. Denemenin sonlandığı 46. günde sinarit larvaları 23.58 ±1.26 mm TB olarak belirlenmiştir. Tüm allometrik değişimler 3.76–10.01 mm TB aralığında ağırlıklı olarak gözlenmiştir.

Anahtar Kelimeler: Sinarit, Dentex dentex, Larval yetiştiricilik, Morfometri, Allometry, Ontogeni

Keywords

Common dentex, Dentex dentex, Larval rearing, Morphometry, Allometry, Ontogeny

Giriş

Sparidea familyası içerisinde yer alan sinarit (Dentex dentex), verimli et kalitesi ve lezzeti ile başta Avrupa ülkeleri olmak üzere birçok ülkede oldukça fazla talep gören ekonomik bir türdür. Demersal özellik gösteren sinarit tüm Akdeniz’de nadirende Karadeniz’de dağılım göstermektedir (Bauchot ve Hureau, 1986). Kültür koşulları altında hızlı gelişim göstermesinden dolayı özellikle Akdeniz’deki alternatif balık türleri arasında ilk sırada yer almaktadır.

Balığın erken dönem larval gelişiminin bilinmesi gerek kültür gerekse doğal ortamda o türün davranışı, beslenme tercihleri ve predatörden sakınımı hakkında bizlere bilgiler verir (Gozlan ve ark., 1999). Özellikle predatörden kaçma ve yüzme gelişimi erken larval dönemde karakteristik olup, larvanın hayatta kalma kabiliyeti üzerine doğrudan etkilidir. Bu yüzden canlının erken gelişimi hakkında bilgi bir türün ekolojik gelişimlerini anlamada esas olup yetiştiricilik koşullarında türe özgü protokollerin oluşturulmasına olnak sağlar (Gisbert, 1999). Bununla birlikte, balık yetiştiriciliği açısından normal larva morfolojisinin bilinmesi, yüksek kaliteli yavru ve yetişkin üretiminde, yetiştirme şartlarının iyileştirilmesinede yardımcı olur. Ayrıca bu türün erken dönem yaşam döngüsü üzerine az sayıda literatür bulunmaktadır. Mevcut literatürler daha çok entansif ve yarı entansif kültür koşullarındaki kemik ve kıkırdak yapı gelişimi (Koumoundouros ve ark., 2001a; 2001b) ile embriyolojik ve larval gelişimi (Koumoundouros ve ark., 1999; Fırat ve ark., 2003; Saka ve ark., 2004) üzerinedir.

Bu çalışmada, entansif kültür koşulları altında yaşa bağlı Dentex dentex larvalarının morfolojik ve allometrik gelişimleri üzerine çalışılmıştır.

Materyal ve Metod

Anaç yönetimi ve inkübasyonu

Çalışmada kullanılan anaç balıklar, 20 m3 hacmindeki dairesel tanklara, 1:1 dişi/erkek oranında ve 5 kg.m-3 yoğunlukta stoklanmıştır. Anaçlardan elde edilen sinarit yumurtları doğal üreme periyodunda ve doğal sıcaklık koşulları (38º.92' Kuzey; 27º.05' Doğu) altında elde edilmiş olup hormon müdahalesi yapılmamıştır. Su sıcaklığı yumurtlama döneminde 16–17.0°C arasında olmuştur. Anaçların beslenmesinde yumurta kalitesini artırmak amacı ile taze yaş yem olarak sübye (Sepia officinalis), kalamar (Loligo vulgaris) ve ahtapot (Octopus vulgaris) kullanılmıştır. Anaçlara sabah ve akşam olmak üzere günde 2 kez doyuncaya kadar besleme yapılmıştır. Anaçlardan temin edilen yumurtalar kollektörlerden toplandıktan sonra ayrı bir kapta bekletilmiş ve ölü-canlı ayrımı yapılmıştır. Canlı yumurta miktarı tespit edildikten sonra yumurtalar 200 litre hacmindeki 375 μm göz açıklığına sahip inkübatörlere 1.000-1.500 adet.lt-1 olacak şekilde yerleştirilmiştir. Canlı yumurtalar 950– 1.000 μm çapı arasında olup, saydam genelde tek yağ damlası içermektedir. İnkübasyon karanlık ortamda gerçekleşmiş ve su debisi saatte %30 olacak şekilde ayarlanmıştır. İnkübasyon sırasında su sıcaklığı 16–17.5ºC arasında değişim göstermiştir.

Larval üretim

Yumurtadan yeni çıkmış sinarit prelarvaları 15 tonluk silindir şeklindeki polyester tanklara 100 larva.litre-1 yoğunluğunda stoklanmıştır. Prelarval dönemin sonunda ağız ve anüs açılımının gerçekleşmesiyle ışıklar açılmış ve ortama alg ile birlikte rotifer girilmiştir. Alg olarak Isochrysis galbana ve Tetraselmis suesica 30- 40.104 hücre.ml-1, rotifer olarak Brachionus plicatilis 12-15 adet.ml-1 olacak şekilde larvalara verilmiştir. Rotiferin tank içerisindeki miktarının azaltılmasıyla birlikte sinarit larvaları 15. günden itibaren Artemia nauplii (430 μm, INVE S.A., Belçika) ile beslenmeye başlamıştır (Rotifer 8-10 ad.ml-1; Artemia 0,5-1 adet.ml-1). Artemia metanuaplii’ler (480 μm, INVE S.A., Belçika) ise yumurtadan çıktıktan sonraki 20. günde larvalara verilmeye başlamıştır. Rotifer ve Artemia zenginleştirilmesinde Selco (INVE S.A., Belçika) kullanılmıştır. 30. günden itibaren tank içerisine mikropartikül yem (Proton, INVE S.A., Belçika) girişi yapılmıştır. Besleme rejimi güne bağlı olarak şekil 2’de özetlenmiştir. Prelarval dönem boyunca ışık 10–20 lüks arasında, su debisi saatte %10–15 olacak şekilde ayarlanmıştır. Prelarval dönemden sonra ışık yoğunluğu 50–100 lüks arasında, su debisi ise saatlik tankın %3-5’ini değiştirecek şekilde belirlenmiştir. Yeşil su tekniği uygulanan dönem içerisinde 24 saat aydınlatma uygulanmış, daha sonraki günlerde 18 saat aydınlık, 6 saat karanlık uygulamasına geçilmiştir. Sıcaklık larval üretimin başında 18ºC olurken larval dönemin sonuna kadar 24ºC’ye kadar kademeli olarak yükseltilmiştir. Larval dönem boyunca pH 7.0–8.0 arasında değişim göstermiştir.

Morfolojik gözlem ve ölçümler

Örnekleme yumurtadan çıktıktan sonraki prelarval safhadan başlayarak canlı yem uygulamasının sonuna kadar olan dönemde yapılmıştır. Larva örnekleri tanklardan her 3 günde bir en az 50 adet olacak şekilde rastgele seçilmiştir. Tüm larva örnekleri, bayıltılarak (Ethylene Glycol Monopehyl Ether, Merck, 0.2-0.5 ml.lt-1) sol taraflarından dijital fotoğraf makinesi (Nikon Coolpix 5000, Japan) ile ışık mikroskobu altında fotoğrafları çekilmiş ve morfometrik analizlerin yapılabilmesi için bilgisayara kaydedilmiştir. Tüm morfometrik analizler TpsDig (Version 1.37) bilgisayar programı yardımıyla ile 0.01 mm hassasiyetle ölçülmüştür

Çalışmada ölçülen morfometrik karakterler sırasıyla; baş yüksekliği A (1), baş yüksekliği B (2), vücut yüksekliği (3), kaudal pedünkül yüksekliği (4), kas yüksekliği (5), göz çapı (B-C), çatal boy (A-O), baş boyu (A-E), cleithrum’un ventral kenarı (A-D), notokorda uzunluğu (A-G), pre-pelvik yüzgeç uzunluğu (A-I), pre-anal yüzgeç uzunluğu (A-J), pre-anal uzunluğu (A-F), pre-dorsal yüzgeç uzunluğu (A-N), pre-orbital uzunluk (A-B), post-anal yüzgeç uzunluğu (AK), post dorsal yüzgeç uzunluğu (A-L), standart boy (A-M), total boy (A-H) olmuştur (Şekil 1). Sinarit larvalarında ölçülen morfolojik bölgelerin kısaltma ve tanımlamaları Tablo 1’de gösterilmiştirLarval gelişim boyunca vücut şeklindeki değişimler total boyun (TB) tüm ölçülen morfometrik karakterlere (Y) oranı (R) ile tanımlanmıştır (R=Y/TB). Daha sonra allometrik denklem Y=aTBb ölçülen tüm morfometrik karakterlere uyarlanmıştır. Bu formülasyonda tüm değişkenlerin logaritmik transferi yapıldıktan sonra linear regresyon analizi ile gelişimin her safhası tanımlanmıştır (Koumoundouros ve ark., 1999).

fisheriessciences-morphometric-characters

Tablo 1. Larval dönem boyunca ölçülmüş morfolojik karakterlerin kısaltma ve tanımlamaları.
Table 1. Abbreviations and description of morphometric characters measured during larval development.

fisheriessciences-Morphometric-characters

Şekil 1. Larval dönem boyunca ölçülmüş morfolojik karakterler (Koumoundouros ve ark., 1999).
Figure 1. Morphometric characters measured during larval development.

Bulgular ve Tartışma

Larval gelişim

Sinarit larvaları, çalışmanın yapıldığı larval dönem boyunca sürekli bir büyüme göstermiştir. Bu büyüme y=2.5518e0.0478x denklemi ile ifade edilmiştir (R2=0.98; n=969). Bu denklem içerisinde y milimetre cinsinden total boy ve x yumurtadan çıktıktan sonraki günlerdir (Şekil 2).

fisheriessciences-feeding-regime

Şekil 2. D. dentex larvalarının yumurtadan çıktıktan sonraki 1–46 günler arası TB gelişimi ve besleme rejimi.
Figure 2. Growth and feeding regime in total length of D. dentex during the first 46 days after hatching.

Genel morfoloji

Yumurtadan yeni çıkmış larvanın 2.75 ±0.24 mm TB olurken notokorda uzunluğu (NU) 2.63 ±0.21 mm olmuştur. Ağız ve anüs kapalı olup larva şeffaf görünümdedir. Dal şeklindeki melanaforlar, sinarit prelarvalarında baş bölgesinde ve anal bölge civarında gözlenmiştir. Başın üstünden başlayan ve tüm vücudun medio-dorsali boyunca uzanıp, kuyruk ucundan medio-ventrale dönüp vitellüs kesesine kadar uzanan, premordial yüzgeç, tüm sinarit larvalarında tespit edilmiştir. Bu dönemde sindirim tüpü ince düz bir boru şeklinde olmuştur (Şekil 3). Ağız ve anüs açılımıyla başlayan dışarıdan yem alımı yumurtadan çıktıktan sonraki 4. günde 3.30 ±0.28 mm TB, 3.08 ±0.21 mm NU’da tespit edilmiştir. Vitellüs kesesi tamamen tükenmesine karşın yağ damlası belirgin haldedir. Melanaforlar ventral bölge üzerinde, anüsün arkasında dal şeklinde tespit edilmiş ayrıca hemal bölgede, 14–18. omurları arasında yoğun şekilde pigmentasyon gözlenmiştir.

fisheriessciences-Ontogenic-development

Şekil 3. D. dentex larvalarının yumurtadan çıktıktan sonraki 1-46 günlerdeki ontogenik gelişimi.
Figure 3. Ontogenic development of D. dentex larvae during the first 46 days after hacthing.

İlk hava kesesi şişmesinin gözlendiği (% 59; n=68) 9. günde, larva 3.94±0.11 mm TB ölçülürken NU 3.74±0.11 mm olarak tespit edilmiştir. Sinarit larvalarında pigmentasyon sarı ve siyah renkte olup, sarı pigmentasyon prehemal ve baş bölgesinde yoğun görülmüştür. Siyah pigmentasyon ise dal şeklinde olup vücut üzerinde 6–7 noktada dağılım göstermiştir. Premordial ve pelvik yüzgeçler aktif durumdadır. Sinarit larvalarında notokordanın kaudal bölgesi nin küçük bir açıyla bükülmesi 18. günde 6.27 ±0.47 mm TB, 5.91±0.45 mm NU’da meydana gelmiştir. Yine aynı günde popülasyonun %95’inde ikinci şişme görülürken, %2’sinde ilk şişme görülmüş, %3’ünde ise fonksiyonel bir hava kesesi görülmemiştir (n=52). Siyah pigmentasyon hava kesesinin üzerinde bir sıra şeklinde olurken, preorbital bölgede ve baş bölgesinin dorsalinde nokta şeklinde olmuştur. Sarı renkteki pigmentasyon ise burun ucuyla anüs arasındaki bölgede oldukça yaygın olmuştur. Sinarit larvaları 25. günde, 8.40 ±0.61 mm TB ve 7.65 ±0.52 mm NU’da olmuştur. Hava kesesinin ikinci şişmesi örneklenen tüm larvalarda gözlenmiştir. Notokorda bükülmesi devam etmekte olup, bükülme açısı artış göstermiştir. Sarı ve siyah pigmentasyon tüm vücut üzerinde yayılım göstermiş olup, kaudal bölge ile hemal bölgenin son omurları üzerinde pigmentasyon tespit edilmemiştir. Notokorda bükülmesi kaudal bölgede 5. hipuralin görülmesi ile 31. günde 10.90 ±0.64 mm TB ve 9.35 ±0.56 mm NU’da tamamlanmıştır. Nokta şeklinde pigmentasyon tüm bölgede yayılım göstermiş, yalnızca kaudal bölge ve kaudal yüzgeçte şeffaf görünümde olmuştur. Yumurtadan çıktıktan sonraki 37. günde sinarit larvaları 15.59 ±1.23 mm TB, 12.91 ±0.98 mm NU’da olmuştur. Pigmentasyon siyah nokta şeklinde belirgindir. Dorsal yüzgecin sert ışınları ile anal yüzgecin ilk üç ışını ve pelvik yüzgeç üzerinde siyah melanaforlar tespit edilmiştir. Larva yumurtadan çıktıktan sonraki 37. günde portakal rengini almıştır. Yumurtadan çıktıktan sonraki 46. günde sinarit larvaları 23.58 ±1.26 mm TB ve 19.41 ±1.10 mm NU olarak tespit edilmiştir. Sinarit larvaları koyu portakal renginde, üzerinde kalın siyah bantlar belirgindir.

Allometrik büyüme

Allometrik büyüme 969 adet sinarit larvasında 16 farklı morfolojik bölgenin total boya oranı ile elde edilen verilerden ortaya çıkarılmıştır (Şekil 4). Tüm bu ölçümler sonucunda elde edilen denklemdeki katsayılar Tablo 2’de gösterilmiştir. Allometrik büyümeye bağlı farklılık gösteren tüm Y değerlerinde grafik üzerinde görülen kırılmalar larvanın fizyolojik ve morfolojik olarak gösterdiği değişimlere bağlıdır.

fisheriessciences-morphometric-rations

Şekil 4. TB ile ilişkili morfometrik oranların gelişimi. Morfometrik kısaltmalar Tablo 1’de gösterilmiştir.
Figure 4. Development of the morphometric rations in relation to TL. Morphometric abbreviations are listed in Table 1

fisheriessciences-allometry-equations

Tablo 2. Total boya (TB) oranlanmış morfometrik karakterlerin (Y) allometrik denklem (Y = a.TBb) parametreleri. (b allometri katsayısı; a allometri denkleminin sabiti; SEb b’nin standart hatası; r determinasyon katsayısı, n ölçülen birey sayısı, b≈1 isometri, b> + allometri, b< - allometri).
Table 2. Parameters of the allometry equations (Y = a.TLb) of the morphometric characters studied (Y) against TL.(b allometry coefficient; a constant of the allometry equation; SEb standard error of b; r coefficient of determination; n number of measured individuals, b≈1 isometry, b> +allometry, b< - allometry).

Sinarit larvalarında deneme boyunca morfometrik oranlar (R) standart boy, çatal boy, pelvik yüzgeç uzunluğu, pre-anal yüzgeç uzunluğu, pre-dorsal yüzgeç uzunluğu, post-anal yüzgeç uzunluğu ve post-dorsal yüzgeç uzunluğu değerlerinde sabitlik göstermiş olup diğer 11 ölçümde sürekli bir değişim içerisinde olmuştur. Meydana gelen bu değişimlerdeki kırılma noktaları özellikle 5.1, 7.21, 8.18, 10.01 ve 11.39 mm TB’de tespit edilmiştir. Toplam 44 kırılma noktası içerisinde 15 tanesinde isometri (b≈1 isometri), 23 tanesinde pozitif allometri (b>1) ve 6 tanesinde negatif allometri (b<1) tespit edilmiştir. Özellikle 3.76-5.10 mm TB arasında baş yüksekliği A ve B, baş boyu ve vücut yüksekliği TB’e oranla daha hızlı bir gelişim göstermiş bu gelişim 10.01 mm TB’a kadar devam etmiştir.

Bu çalışmada Akdeniz’de ve Türkiye’de üretimi son yıllarda artış gösteren, gerek hızlı büyümesi gerekse tüketici tarafından aranan bir tür olması özelliği ile alternatif türlerin başında gelen sinarit (Dentex dentex) larvalarının erken dönem gelişimleri morfometrik ve allometrik yönden incelenmiştir. Birçok balık türünde olduğu gibi prelarvanın ana besin kaynağı vitellüs kesesidir ve abitotik faktörler özellikle sıcaklık bu kesenin tüketiminde birincil derecede etkendir (Kentouri, 1985; Koumoundouros ve ark., 1999). Bu tüketim sürenin kısa ya da uzun olması larvanın ilk beslenmesine ve dolayısıyla da hayatta kalma oranı üzerine doğrudan etkilidir (Fukuhara, 1988). Sinarit larvalarının yetiştiriciliği üzerine yapılan çalışmalarda yumurtadan yeni çıkmış larvanın boyu 2.73 ±0.16 mm (Santamaria ve ark., 2004), 2.47 ±0.03 mm (Koumoundouros ve ark., 1997), 2.61 ±0.04 mm (Pastor ve ark., 1997), 2.55 ±0.02 mm (Fırat ve ark., 2003) olarak bildirilmiştir. Yumurtadan yeni çıkan larvaların tümünde ağız ve anüs kapalı olup vitellüs kesesi ile yağ damlası mevcuttur. Sinaritler, prelarval dönemde oldukça şeffaftırlar ve melanaforlar vücutta birkaç bölgede bulunur (Santamaria ve ark., 2004). Koumoundouros ve ark., (1999), sinaritlerde larval dönemde sarı kramatoforların baş bölgesinde posteriora yayılım gösterdiğini, melanaforlarında bu sürede vücutta yoğunlaştığını ve larvaların 10 mm TB’dan sonra portakal rengi görünümüne dönüştüğünden bahsetmiştir. Yaptığımız bu çalışmada benzer sonuçlar elde edilmiştir.

Larvalarda yumurtadan çıktıktan sonraki 4. günde gözde fotoreseptörlerin gelişmesi ile birlikte görme sisteminin avlanma için yeterli özellik kazanması ile birlikte orta bağırsakta sindirim aktivitesinin başlaması sonucu larvalar yem almaya başlar (Roo ve ark.,1999). Farklı araştırmacılar Sparid larvalarında ağız açılımının 3. günde gerçekleştiğini bildirmiş, bu durumun su sıcaklığı ile doğrudan ilişki içerisinde olduğuna değinmişlerdir (Mihelakakis ve ark., 2001; Machinandiarena ve ark., 2003). Fukuhara (1990), vitellüs kesesi tüketiminin ve ağız açılım zamanının aynı türler içerisinde bile farklılıklar oluşturabileceğinden bahsetmiştir. Aynı araştırmacı bunun sebebi olarak organizmanın davranışsal ve morfolojik karakterlerinin önemli bir etken olduğunu, ayrıca stresin ve su sıcaklığının önemli rol oynadığına değinmiştir. Yaptığımız çalışmada tüm larvalar yumurtadan çıktıktan sonraki 4. günde dışarıdan yem alımına başlamıştır. Sinarit larvaları 4. günde 3.55 ±0.06 mm TB (Santamaria ve ark., 2004), 3.60 ±0.1 mm TB (Koumoundouros ve ark. 1999), 3.304 ±0.064 mm TB (Fırat ve ark., 2005) arasında değişim gösterdiği çeşitli araştırmacılar tarafından bildirilmiştir. Yaptığımız çalışmada bu günde sinarit larvaları 3.30 ±0.28 mm TB’da olmuş ve dışarıdan yemleme rotifer ile başlamıştır.

Genel olarak fizoklist veya pre-fizoklist balıkların larvalarında hava kesesi şişmesi ve hidrostatik dengeleme, dışarıdan beslenmenin başlaması ile ilişkilidir (Doroshev ve ark., diğ., 1981). Yapılan bu çalışmada, tüm larvalarda hava kesesinin ilk gelişimi 9. günde gözlenmiştir. Sinarit larvalarında da ilk hava kesesi gelişimi 3.8– 4.0 mm TB’de gerçekleşir (Koumoundouros ve ark. 1999). Bu değer bizim bulduğumuz değer ile paralellik göstermektedir. Pagrus major ve Sparus aurata hava kesesini doldurmak amacı ile su yüzeyine gelerek hava yuttukları bilinmektedir (Kitajima ve ark., 1981; Chatain and Ounais- Guschemann, 1990). Sinarit balıkları içinde aynı sistem geçerlidir. Yoğun yetiştiricilikte yüzeydeki yağ tabakasının temizlenmesi hava kesesi şişmesini büyük ölçüde etkiler. Crespo ve ark. (2001), aynı kültür koşullarında 5 farklı tankta yetiştirilen sinarit larvalarından 17. günde aldığı örneklerde %12 ile %77 arasında hava kesesiz birey tespit etmiştir. Aynı araştırmacı hava kesesi gelişimi düşük olan tanklardaki total boy gelişiminin de düşük olduğunu bildirmiş ve bu sonuçların çipura ile levrek balıklarındaki sonuçlar ile aynı olduğunu bildirmiştir (Chatain ve Ounais- Guschemann, 1990; Goolish ve ark., 1999).

Ölçüm yapılan tüm larvalarda prelarva safhası da dahil olmak üzere erken dönemde hiçbir kemik ve kıkırdak yapı gelişmemiş olup, notokorda düz bir boru şeklindedir. Sinaritlerde ilk olarak 15. günde 5.20 ±0.23 mm TB’de kaudal bölgede ilk hipural oluşumu görülmüştür (Çoban, 2005). Notokorda üzerinde kaudal bölgede görülen bu hipurallerin oluşumu notokorda bükülmesi ile yakın ilişki içerisindedir (Koumoundouros ve ark.. 1997). Sinarit larvalarında notokordanın kaudal bölgesinin küçük bir açıyla bükülmesi 18. günde 6.27 ±0.47 mm TB’de başladığı bu çalışmada tespit edilmiştir. Sinaritlerde ise 5.5– 6.5 mm TB aralığında notokorda bükülmesi başlar (Koumoundouros ve ark., 1999). Bu bükülme larvanın kaudal bölgesinin gelişimi ve ilerleyen dönemlerdeki hareket kabiliyeti, vücut şekli ve beslenme davranışı için oldukça önemlidir (Kendall ve ark., 1984). Kaudal bölgede notokorda da meydana gelen değişimlerin farklı boy ve zamanlarda meydana gelmesi larvanın anatomik ve fonksiyonel ihtiyaçlarının farklılığından kaynaklanmaktadır (Kendall ve ark., 1984; Blaxter, 1988; Fukuhara, 1992). Bizim çalışmamızdan elde ettiğimiz veriler diğer çalışmalar ile benzerlik göstermektedir. Notokorda bükülmesinin tamamlanması 5. hipuralin görülmesi ve vücutta kıkırdak yapıların azalıp kemik yapıların artmasıyla tanımlanmıştır (Kendal ve ark., 1984). Sinarit larvalarında 5. hipural 28. günde 9.88 ±0.63 mm TB’de meydana gelmiştir.

Bir üretimde en çok takip edilen morfometrik kriter boy ve buna bağlı olarak ağırlıktır. Boy gelişimini takip etmek ağırlık gelişimini takip etmekten daha kolay ve pratiktir. Boy ve ağırlık gelişimleri üzerinde etkili olan faktörler arasında, sıcaklık, aydınlatma süresi, aydınlatma gücü, stok yoğunluğu, çözünmüş oksijen miktarı, besleme kalite ve kantitesi en önemlileri olarak sayılabilir. Koumoundouros ve ark.. (2004), sinarit balığının yetiştiriciliği üzerine yaptıkları çalışmada zamana bağlı boy gelişimini kuluçkahane ve toz yeme adaptasyon olmak üzere iki dönemde incelemiştir. Bu çalışmaya göre ilk dönemde büyüme regresyon grafiği y=2.8683e0.0755x olarak verilirken, ikinci dönemde y=5.5535e0.0413x olarak belirtilmiştir.

Boy ve yaş arasındaki ilişki veya ölçüm yapılan herhangi bir vücut bölgesinin boy ile ilişkisi, bize yoğun yetiştiriciliği yapılan türün metamorfoz zamanı, beslenme özelliği ve larval protokolünün oluşturulmasında yardımcı olur. Metamorfoz, larvadan gençliğe geçiş evresidir. Buradaki amaç, larval yaşam evresinden gençliğe başarılı bir geçiş sağlamaktır (Kendall ve ark.,1984). Bu safhanın tespitinde en sık kullanılan ölçüler; yüzgeçlerin oluşumu, gövdenin pigmentasyonu, allometrik değişimler, davranış gelişmeleri (Kendall ve ark.,1984; Blaxter, 1988; Youson, 1988; Fukuhara, 1992; Koumoundouros ve ark., 1995) ve/veya bilateral asimetri gösteren türlerde gözlerin yer değiştirmesidir (Gatesoupe ve Luquet, 1982; Fukuhara, 1988; Keefe ve Able, 1993).

Vücut bölgeleri, larvalarda düzenli bir şekilde ve eşit oranlarda büyüme göstermez (Koumoundouros ve ark., 1999). Genelde balıklarda yüzme, beslenme, solunum ve hissetme gibi fonksiyonları desteklemek amacıyla kaudal bölge ve baş bölgesi diğer vücut bölgelerine göre daha hızlı büyür (Fuiman, 1983). Yaptığımız bu çalışmada da baş yüksekliği A ve B, baş boyu, göz çapı, vücut yüksekliği, kas yüksekliği, pre-anal uzunluk ve pre-orbital uzunluk diğer bölgelere göre TB ile kıyaslandığında hızlı gelişim göstermiştir.

Vücuttaki bazı bölgelerin farklılaşmasıyla D. dentex larvaları 10–11 mm TB’ de metamorfoz safhasına erişirler (Koumoundouros ve ark., 1999). Metamorfoz geçirmiş balıklar, daha derin su bölgelerini tercih ederler ve aynı zamanda, kanibalistik davranış gösterirler. Bu sebepten dolayı kültür koşullarında, özellikle karnivor türlerde, metamorfozun belirlenmesi oldukça önemli bir noktadır (Koumoundouros ve ark., 1999). Metamorfozun sonunda, juvenil safhanın başlangıcında, gövdenin renklenmesi tamamlanmış olup larval karakterler ortadan kaybolmuştur (Koumoundouros ve ark., 1999).

Sonuç

Genel olarak balık ontogenisi karmaşık bir gelişim ve başkalaşım olgusudur. Vücut şekli, yüzgeçler, pigmentasyon gibi gelişim karakterleri, beslenme ve larvaların davranış tepkimeleri ve bunu destekleyen iç organların gelişmesiyle yakından ilgilidir (Koumoundouros ve ark., 1999). Bu sebeple ontogeni çalışmaları türlerin farklı gelişme safhalarındaki çevresel tercihlerini ve fonksiyonel eğilimlerini tanımlamakta yardımcı olur. Bundan sonra yapılacak çalışmalarda türün üretiminde oldukça sık karşılaşılan kanibalizm problemi üzerine yoğunlaşılmalıdır.

Kaynaklar

Bauchot, M.L., Hureau, J.C., (1986), Sparidae. InWhitehead, P.J.P., Bauchot, M.L., Hureau,J.C., Nisen, J. and Tortonese, E. (eds.)Fishes of the North-Eastern Atlantic and theMediterranean, Vol. II. UNESCO, GreatBritain, pp. 883–907.

Blaxter, J.H.S., (1988), Pattern and variety indevelopment. In: Hoar, W.S., Randall, D.J.Eds., Fish Physiology XIA. Academic Press,1–58, London.

Chatain, B., Quanis-Guschemann, N., (1990),Improved rate of initial swimbladder inflation in intensively reared Sparusauratus. Aquaculture, 84: 345–353.

Crespo, S., Marín de Mateo, M., Santamaría,C.A., Sala, R., Grau, A., Pastor, E., (2001),Histopathological observations during larvalrearing of common dentexDentexdentexL.(Sparidae). Aquaculture 192: 121–132.

Çoban, D., (2005), Sparidaefamilyasina ait baliklardayetistiricilikkosullarindagözlenenkemikvekikirdakdeformasyonlarininbelirlenmesi.DoktoraTezi, DanismanSaka,S., EgeÜniversitesi, Fen BilimleriEnstitüsü,286 s.

Doroshev, S.I., Cornacchia, J.W., Hogan, K.(1981). Initial swim bladder inflation in thelarvae of physoclistous fishes and itsimportance for larval culture, Rapp. P. V.Reun.-Cons. Rapports etProce`s-verbauxdes Reunions du Conseil International pourl’Exploration de la Mer, 178: 495–500.

Firat, K., Saka, S., Çoban, D., (2003), The effectof light intensity on early life developmentof common dentexDentexdentex(L. 1758)larvae. Aquaculture Research, 34: 727-732.

Firat, K., Saka, S., Çoban, D., (2005), Early lifehistory of cultured common dentex, Dentexdentex(L. 1758). Turkish Journal ofVeterinary and Animal Science, 29: 1-7.

Fuiman, L. A., (1983)., Growth gradients in fishlarvae. Journal of Fish Biology, 23: 117-123.

Fukuhara, O., (1988), Morphological andfunctional development of larval andjuvenile Limandayokohamae(Pisces:Pleuronectidae) reared in the laboratory.Marine Biology, 99: 271–281.

Fukuhara, O., (1990), Effects of temperature onyolk utilization, initial growth, andbehaviour of unfed marine fish-Iarvae.Marine Biology, 106: 169-174.

Fukuhara, O, (1992), Study on the developmentof functional morphology and behaviour of the larvae of eight commercially valuableteleost fishes. Contr Fish Res Japan SeaBlock, 25: 1-122.

Gatesoupe, F., Luquet, P., (1982), Weaning ofthe sole Soleasoleabefore metamorphosis.Aquaculture 26, 359–368.

Gisbert, E., (1999), Early development andallometric growth patterns in Siberiansturgeon and their ecological significance.Journal of Fish Biology, 54, 852–862.

Goolish, E. M., Okutake, K., Lesure, S., (1999),Growth and Survivorship of larval zebrafishDaniorerioon processed diets. N. Am. J.Aquaculture 61, 189–198.

Gozlan, R. E., Copp, G. H., Tourenq, J. N.,(1999), Comparison of growth plasticity inthe laboratory and field, implications for theonset of juvenile development in sofie,Chondrostomatoxostoma. EnvironmentalBiology of Fishes 56, 153–165.

Keefe, M., Able, K.W., (1993), Patterns ofmetamorphosis in summer flounder,Paralichthysdentatus. Jornal of FishBiology, 42: 713–728.

Kendall. A.W., Ahlstrom, E.H., Moser, H.G.,(1984), Early life history stages of fishes andtheir characters. In: Moser HG, RichardsWJ, Richardson SL (eds). Ontogeny andsystematics of fishes. American Society ofIchthyologists and Herpetologists, No. 1.Allen Press Inc, 11-22, Lawrence.

Kentouri, M., Papandroulakis, N., Divanach, P.(1985). Specific diversification in Greekfinfish mariculture. Cahiers OptionsMediterraneennes, 14: 129-136.

Kitajima, C., Tsukashima, Y., Fujita, S.,Watanabe, T., Yone, Y., (1981),Relationship between uninflatedswimbladders and lordotic deformity inhatchery-reared red sea bream Pagrusmajor. Bulletin of Japan Society Science andFisheries, 47: 1289-1294.

Koumoundouros, G., Kiriakos, Z., Divanach, P.,Kentouri, M., (1995), Morphometric relationships as criteria for the evaluation oflarval quality of gilthead sea bream.Aquaculture International, 3: 143–149.

Koumoundouros, G., Gagliardi, F., Divanach, P.,Boglione, C., Cataudella, S., Kentouri, M.,(1997). Normal and abnormal osteologicaldevelopment of caudal fin in SparusaurataL fry. Aquaculture, 149: 215–226.

Koumoundouros, G., Divanach, P., Kentouri M.,(1999), Ontogeny and allometric plasticityof Dentexdentexin rearing conditions.Marine Biology, 135: 561–572.

Koumoundouros, G., Divanach, P., Anezaki, L.,Kentouri, M., (2001a), Temperature-inducedontogenetic plasticity in sea bass(Dicentrarchuslabrax). Marine Biology,139: 817–830.

Koumoundouros, G., Divanach, P., Kentouri, M.,(2001b), The effect of rearing conditions ondevelopment of saddleback syndrome andcaudal fin deformities in DentexdentexL.Aquaculture, 200: 285–304.

Koumoundouros, G., Carrillo, J., Divanach, P.and Kentouri, M., (2004), The rearing of common dentexDentexdentex(L.) duringthe hatchery and on-growing phases.Aquaculture, 240: 165–173.

Machinandiarena L, Müler M., Lopez A., (2003),Early life stages of development of the redporgy Pagruspagrus(Pisces, Sparidae) incaptivity. Investigaciones Marinas, 31(1): 5-13.

Mihelakakis, A., Yoshimatsu, T., Tsolkas, C.,(2001), Spawning in captivity and early lifehistory of cultured red porgy, Pagruspagrus. Aquaculture, 199: 333–352.

Pastor, E., Grau, A., Massuti, E., Sala, R.,Sanpera, C., (1997), Aspectosreproductivos,desarrolloembrionariolarvariodeldentón,Dentexdentexbajocondicionescontroladas.In De Costa, J., Abellán, E., García, B.,Ortega, A. and Zamora, S. (eds.) Actas delVI CongresoNacional de Acuicultura, July9–11. 429–435, Cartagena, Spain.

Roo, F.J., Socorro, J., Izquierdo, M.S., Caballero,M.J., Hernandez-Cruz, C.M., Fernandez, A.,Fernandez-Palaciosa, H., (1999),Development of red porgy Pagruspagrusvisual system in relation with changes in thedigestive tract and larval feeding habits.Aquaculture, 179 (1–4): 499–512.

Saka, S., Firat, K., Çoban, D., (2004),Development of common dentex, Dentexdentex(L. 1758) eggs in relation totemperature. Aquaculture Research, 35:224-231.

Santamaria, C.A., Marin de Mateo, M., Travest,R., Sala, R., Gau, A., Pastor, E., Saraquete, C., Crespo, S., (2004), Larval organogenesisin common dentexDentexdentexL.(Sparidae): histological and histochemicalaspects. Aquaculture, 237: 207–228.

Youson, J.H., 1988, First metamorphosis, In W.S.Hoar and D.J. Randall (Eds.), Fishphysiology. Vol11B. Academic Press, 135-196. New York.

1504